10 Aralık 2011 Cumartesi

Önce beni Facebook’ta beğen ondan sonra gel!



Şu aralar hangi siteye girsem bana önce Facebook’ta beğen penceresini açıyor. Önceleri utanıp sıkılıp “valla facebook’um olsa bir tıkı sizden mi esirgeyeceğim, tabi beğenirim sizi kim beğenmez” diyesim geliyordu ama şimdi öyle değil. Sıtkım sıyrıldı. X kredi kartı quiz düzenlemiş katılanlar arasında da çekiliş yapıp hediyeler veriyormuş... Ben de bu kartı kullanıyorum. Derdim hediye de değil, bana hiç çıkmaz zaten . En son piyango benzeri bir çekilişten bir şey çıktığında ilkokul 5. sınıfta  23 Nisan Balosu’ndaydım. En büyük hediye olan dijital kol saati çıkmıştı. O yıllarda bayaa havalı bir şeydi. Bilet numaramı hala hatırlarım. 112.  Neyse konu bu değil. Dediğim gibi, şanslı sayılmam. Quizi de soruları cevalayıp cevaplayamayacağımı merak ettiğim için yapmak istiyorum. Ama Facebook’ta beğenmeden mümkün değilmiş. Bu defa kızdım madem soruları göstermiyorsunuz ben size yapacağımı bilirim diye bir tehdit savurmak geçti içimden. Benim yel değirmen’im de facebook mu olacaktı artık!

Düşündüm; ben müşteriysem onlar benim ayağıma gelmeliydi zaten... Kartlarımı faturalarımı vergi borçlarımı ödeyeceğim ama siz beni önce bir Facebook’ta beğenin bakiim. Hadi canım beğenin! sonra ben de kesenin ağzını açacağım...demeye karar verdim.
Facebook’um mu yokmuş olsun... “Çiğdem facebook’a geri dönsün diyenler” diye grubumu açmışlar bari ona üye olun. Dijital dünyada bana bi sevildiğimi hissettirin önce, sonra  dileyin benden ne dilerseniz... Aman ne saçma şey demeyin, bu sosyal medyanın bireysel /butik pazarlamaya geçisinin de ilk adımı kabul edilir. İleride üniversite öğrencilerinin tezlerinde yer alırız. Olmaz demeyin olur. Benim de facebook’u dize getirmemin hikayesi olur.
Bir zamanlar dünya’nın yuvarlak olduğu ilk söylediğinde de kabul görmemişti. Ama şimdi... Olmaz demeyin açık fikirli, yaratıcı olun...



2 yorum: