Harry Potter kılıklı çocukları, sabah saatlerinde oluk, oluk okullarına yürürken görüp, abartılı üniformaları giymek zorunda kaldıkları için onlara üzülürken ve konservatuvar öğrencisi olduklarını sanırken, aslında İngiltere’nin gelecekteki liderleri olduğunu öğrenirseniz… G.t olursunuz!
Bir İngiliz yemekten sonra kalmanız için ısrar ederken “Where are you? We would further cut watermelon” (Nereye? Daha karpuz kesecektik! ) derse… Dumur olursunuz!
Londra’daki Hintli taksi şoförü, soyadınızın 'Bahadır' olduğunu öğrenip, kendi isminin 'Bahader', olduğunu ve sizin aslında Türk değil, Hintli olduğunuzu ilan ederse ve yanınızdaki İsveç’li arkadaşınızı buna şahit yazarsa “ Hey she thinks she is Turkish but no she is an Indian” (Türk olduğunu sanıyor ama o aslında bir Hintli)… Abandone olursunuz!
Bir çantanın fermuarları bölümlerinin çokluğu ömrünüzden dakikalar çalarsa… Londra Heathrow güvenlik geçişinde önünüzdeki adamın, kıstırılıp “kıskıvrak yakalanan” bol bölmeli çantasının, her bir fermuarı açılıp bölmeleri BÜYÜÜÜK titizlikle aranırken (bir ara laboratuvara tahlile gönderecek sandım) , sıradaki, epi topu bir şişe parfüm ve yüz kreminiz için size sıra gelmesini 35 dakika beklerseniz... Acayip Kıl olursunuz!
Yıllardır görmediğiniz çocukluk arkadaşınızı, boardingi beklerken görüp yanına gidip, samimiyetle sarılıp öpüştüğünüzde size; “ bak şu tesadüfe sen o kadar feysbukta görüş görüş sonra uçakta karşılaş” derse… Ve sizin feysbukunuz yoksa... Ve bunu löp diye söylerseniz ve o anda, sizin zannettiği kişi olmadığınızı anlarken, siz de, onun, sizi başka biriyle karıştırdığını anlarsanız… Uyuz olursunuz!
Uçakta sol koltuktaki Çinli kız rötarlı kalkış sebebiyle aktarmasını kaçırma korkusuyla tüm sivilcelerini yolup, her 5 dk da bir de kolunuza yapışıp “uçağımı kaçıracak mıyım?” diye sizden değilleme beklerse… Sersem olursunuz!
Bunlar olurken, bu defa da sağ koltuktaki kırk beş yaşlarındaki dişleri telli (o teller, o yaşta, ne büyük bir talihsizlik!) Fransız da biniş kartını uzatıp “peki ya ben, Dubai uçağını kaçıracak mıyım?” diye kontrol etmenizi beklerse... Teslim olursunuz!
Seyahatten döndüğünüzde, veterinerden geri gelen, bahçedeki hasta kedinin taşıma sepeti üzerine kocanızın adı, kendi soy isminizle yazılıp yeni bir kimlik oluşturulduysa, adalet ( kadınların evlenince kayıtsızca eşlerinin soy isimlerini alma adaletsizliği ile ilgili adalet J) bir kedi sepeti üzerinde bile olsa, kısa süreliğine yerini bulduysa… Mutlu olursunuz!
Ve daha ötesi en dandik konuları bile mutlu sonla bitirebildiğinizi görüp…. Tatmin olursunuz J